İran: Kız okullarında öğrencilerin zehirlendiği saldırılarla ilgili neler biliniyor?

Son zamanlarda İran’da kız öğrencilerin eğitim gördüğü okullarda zehirlenme vakalarında ciddi bir artış yaşanıyor. Son üç ayda, çeşitli okullardan yüzlerce kız çocuğu, sınıflarında yaygın ve zehirli kabul edilen dumanlardan etkilendi ve bazıları hastaneye kaldırıldı. Ülke genelinde yaklaşık 30 okulun karıştığı “kasıtlı saldırılar” rapor edildi. Saldırılar, İran’ın 1979 İslami devriminden bu yana “daha önce pek olası olmayan kızların eğitim almak istedikleri için zehirlenebilecekleri” korkusunu artırdı.Ancak Tahran yönetimi, komşu Afganistan’dan Taliban’a okuldaki kızları ve kadın kadınları geri göndermesi çağrısında bulunuyor.

İlk vakalar Kum’da görüldü.

İlk vakalar, Kasım ayı sonlarında İran’ın başkenti Tahran’ın yaklaşık 125 kilometre güneybatısındaki Kum’da görüldü. Nur Yezdanşehr Konservatuarı öğrencileri, Şii ilahiyatçıların ve hacıların bu “kalbin attığı bölgede” hastalandı. Aynı durum Aralık ayında da tekrarlandı. Baş ağrısı, çarpıntı, uyuşukluk veya hareket edememe gibi başka şikayet raporları da olmuştur. Birçok okulun doğalgazla ısıtılması, karbon monoksit zehirlenmesinin kızları etkileyebileceği yönünde spekülasyonlara yol açtı. Ülkenin eğitim bakanı başlangıçta raporları “söylenti” olarak nitelendirdi. Kum ve Bürucerd’de yeni vakalar görüldü.

“Bu bir virüs ya da mikrop değil”

İran başsavcısı, “kasıtlı suç işleme olasılığı var” diyerek soruşturma emri verdi. İran İstihbarat Bakanlığı da soruşturma başlattı. Sağlık bakanlığı sözcüsü Pedram Pakaieen, zehirlenmeye bir virüs veya mikrobun neden olmadığını söyledi. İran Sağlık Bakanı Behram Eynullahi, “Görünüşe göre bazıları kız okulları başta olmak üzere tüm okulların kapatılmasını istiyor. Zehirde kullanılan malzemeler piyasada bulunabilen ürünlerden yapılıyor. Zehirlenmeler olmuyor” dedi. öldürücüdür”. Meclis eğitim komisyonu üyesi Ali Reza Monadi, zehirlenmeleri “kasıtlı” olarak nitelendirdi.

Kadınlara asitli saldırılar

İran’da, 2014’te İsfahan çevresinde “kadınlara giyim tarzlarından dolayı asit saldırıları” dalgası yaşandı. Ancak, hiç kimse kız öğrencileri derslere daha erken katıldıkları için hedef almamıştı. Reformcu siyasetçi Azar Mansuri, İsfahan’daki asit saldırılarına atıfta bulunarak, şüpheli zehirlenmelerin radikal gruplarla bağlantılı olduğunu savundu. Okullarda masum kızlarımıza saldırmazdı” şeklinde yazıyordu.

Saldırıların arkasında kim var?

Eski milletvekili ve reformcu gazeteci Cemile Kadivar, Tahran’ın Ettelaat gazetesinde, saldırıların arkasında “yıkıcı muhalefet” gruplarının olabileceğini yazdı. Zehirlenmelerde yaklaşık 400 öğrencinin hastalandığını hatırlatan Kadivar, saldırılarla ilgili olarak “İslam Cumhuriyeti’nin yerine Taliban tipi bir İslam halifeliği veya emirliği kurmayı amaçlayan” “yerli aşırılık yanlılarının” ihtimalini gündeme getirdi. Kadivar, Fidayeen Velayat adlı bir grubun “kız çocuklarının eğitiminin haram olduğunu” söylediğini ve kız okullarının açık kalması halinde “zehirlenmelerini İran’ın her yerine yaymakla” tehdit ettiğini belirtti. İranlı yetkililer, Fidayeen Velayat adlı bir grubun varlığını reddediyor. New York merkezli İran İnsan Hakları Merkezi’nin yönetici direktörü Hadi Ghaemi, saldırıları “toplumda ortaya çıkan çok köktenci bir düşünce” olarak nitelendirdi.

Mahsa Amini protestoları

Zehirlenmeler, protestoların ardından “tüm muhalefete yönelik baskının arttığı” bir dönemde geldi İran, Mahsa Amini’nin Eylül ayında ölümünün ardından aylarca süren protestolara sahne oldu. İran’daki İnsan Hakları Aktivistlerine göre protestolar sırasında en az 530 kişi öldü ve 19.700 kişi tutuklandı.New York merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi’ne göre protestolar başladığından beri en az 95 gazeteci yetkililer tarafından tutuklandı.

Yoruma kapalı.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Privacy & Cookies Policy