İran’da ölüm tehditleri almasının arkasından tutuklanma kaygısıyla 2015 senesinde Türkiye kaçan LGBT üyesi hanım dansçı Mikaeil Alizadeh, ülkesindeki rejim karşıtı gösterilerin Tahran’ın ‘zulmüne’ son vereceği görüşünde.Reuters’e konuşan 33 yaşındaki hanım dansçı 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin gözaltına alındıktan sonrasında yaşamını kaybetmesini, başta İran olmak suretiyle dünyanın dört bir yanında olduğu benzer biçimde Türkiye’de de protesto eden yüzlerce İranlı içinde içeriyor.Sahneye “Leo” takma adıyla çıkan ve son olarak İstanbul’daki İran Konsolosluğu önündeki gösteriye katılan Alizadeh, yurt dışındaki destek gösterilerinin İran’daki protestoculara da “cesaret verdiği” görüşünü dile getirdi.Alizadeh, “İran’da insanoğlu daha güçlendi. Bu protestolar ve dünyanın dört bir yanından gelen destek yardımıyla oldu. Bu sefer biz kazanacağız. Bu hükümet zalim, bu hükümet katil. Zulüm hiçbir vakit sürdürülebilir değil. Bu iktidarın da artık sonu geldi.” ifadesini kullandı.İran’da gizli saklı bir halde dans dersleri verdiğini ve gene gizlice dans gösterileri düzenlemiş olduğu kaydeden genç hanım, 2015 komşusunun polisi arayıp dans dersleriyle ilgili kendisini “fahişelik yapmış olduğu” suçlamasının arkasından ülkeyi terk etmek zorunda kalmış.Alizadeh, “O günden sonrasında tehlikeyi kalbimde hissettim. İran’da eğer yaşasaydım ya dans etmeyi bırakmak zorunda kalacaktım ya da hayatımın geri kalanını hapiste geçirmek zorunda kalacaktım.” diyerek yaşamış olduğu korku dolu anları dile getirdi. İran’da hormon tedavisi gördüğünü ve Mastektomi (meme dokusunun tıbbi operasyonla çıkarılması) ve histerektomi (çeşitli cerrahi yaklaşımla rahim yapısına meydana getirilen ameliyat) operasyonları geçirdiğini kaydeden Alizadeh, ülkesininde bu yüzden ciddi tehditler aldığını belirtti.Alizadeh, “Bana niçin bir adam olarak hanımlarla dans ediyorsun diye soruyorlardı. O zamanlar ülkeden hakkaten bıkmıştım şu sebeple bizim protestolarımız devamlı yanıtsız kalıyordu.” ifadesini kullandı.LGBT, Ortadoğu’daki öteki ülkelere oranla Türkiye’de kısmen “korunaklı cenet” olarak görülüyor.Türkiye’de evlendiğini ve hususi densler verip, hususi ve kültürel ortamlarda dans etmeyi sürdüren Alizadeh, “En azından Türkiye dans etmeyi yasaklamıyor. İran’da dans etmeyi düşünmek bile günah ve yasak. Burada şovlar yapıyorum. Dans edip gülümsediğimde insanoğlu yüzüme bakıyor. O an benim için büyük bir armağan.” diye konuştu.
Yoruma kapalı.